Beşika, Musul, Cerablus ve Rakka Türkiye’nin ilk hedefleri ama Türk Silahlı Kuvvetleri Irak ve Suriye’deki DEAŞ, PYD/YPG, PKK gibi terör örgütleri ile sınır ötesi harekâtlar ile mücadele ediyor.
Musul’a yönelik harekâta koalisyon devletleri tarafından alınmamıza tepki göstererek Türkiye’nin de katılmasını sağladık.
Özellikle sınırımıza yakın terör faaliyetlerine gösterdiğimiz tepki nedeniyle Birleşmiş Milletler kararları ve angajman kurallarına dayanarak Irak ve Suriye’de Türk Askeri.
Peki, 35 yıldır devam eden PKK terör örgütünün karargâhı olan, komuta merkezi olan, Üst Düzey Yöneticilerinin yuvası olan ve teröristlerin eğitim kampları bulunan Kandil’e neden kara harekâtı yaparak Türkiye’nin baş tehdidi PKK’nın yuvasını başına yıkmıyoruz?
PKK en az DEAŞ kadar tehlikeli değil mi?
Ağır silahlar, teknolojin cihazlar, el yapımı bombalar ile yarattığı terör ile şehit ve gaziler vermemize neden olan PKK şimdi de Havan Topu gibi ağır silahlar kullanmaya başladı.
Öldürülen ve yakalanan PKK’lıların üzerlerinden on binlerce dolar, Euro ve Türk lirası çıkıyor.
İleri teknoloji ürünü uzaktan kumanda cihazları yakalanıyor.
Doçka gibi uçaksavar silahları ile son günlerde havan topları da kullanmaya başlayan PKK bu ağır silahları nereden alıyor, bu maddi desteğin kaynağı neresi?
Bütün bu melanetin arkasında elbette yabancı ülkeler var.
Ancak bir de bilinen merkez var ki o da Kandil.
Birleşmiş Milletler kararları ve angajman kurallarımız bir yana 35 yıldır askerimize polisimize, sivil halka saldıran PKK’nın Kandil’de sınır ötesi bir harekât ile yok edilmesinin karşısında tek bir siyasi engel dahi kabul edilemez.
Türkiye Kürt, Türk demeden vatandaşına yapacağı yatırımları PKK terör örgütü ile mücadele nedeniyle yapamıyor çünkü kaynaklarını terörle mücadeleye ayırmak zorunda kalıyor.
Milyarlarca dolar harcandı ve harcanmaya da devam ediyor.
Bu da terörün can kaybı dışında diğer önemli ekonomik boyutu, sosyal yönüdür.
Bu terörü kökünden kazımak en az DEAŞ ile mücadele etmek kadar önemli ve şarttır.
Topraklarında güvenliği sağlayamayan Irak Hükümetinin Türkiye’nin kandil harekâtını nasıl karşılayacağı da önemli değildir.
Hatta şunu da vurgulamak isterim ki DEAŞ terör örgütü ile mücadele eden Amerika ve koalisyon ülkeleri PKK terör örgütü ile mücadelede Türkiye’yi yalnız bırakmaktadır.
Amerika’nın PYD/YPG terör örgütüne verdiği destek bu sözlerimin kanıtıdır.
Türkiye terör örgütleri ile mücadeleyi kendi kararları ile yapmalıdır.
Ve artık acilen yapılması gereken de Kandil’in PKK yöneticilerinin ve teröristlerinin başlarına yıkılmasıdır.