1925 Yılında Mustafa Kemal Atatürk, “Hükümet millettir ve millet hükûmettir. Artık hükûmet ve hükûmet mensupları kendilerinin milletten ayrı olmadıklarını ve milletin efendi olduğunu tamamen anlamışlardır” diye Cumhuriyeti anlatır.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramını Cumartesi gün tüm yurtta, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde ve yurt dışı temsilciliklerimizde resmen kutlayacak mıyız? Kim, nerede, nasıl kutladı izleyecek göreceğiz. Cumartesi gününe kadar da bu önemli Bayram hakkında yazacağım.
İlk yazmam gereken Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhuriyet hakkındaki görüşleridir. Bu görüşleri günümüz Türkiye’si ile Başkanlık tartışmaları ışığında lütfen dikkatle okuyun.
Osmanlı Devletinin zaferler kazanan bir subayı iken İstiklal Savaşının yenilmez kahramanı olarak bağımsız Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk’ü şükranla minnetle anıyorum.
İşte Atatürk’ün Cumhuriyet ile ilgili birbirinden önemli sözleri
• “Türkiye devletinin şekl-i hükûmeti cumhuriyettir.”
• Türk milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir. (1924)
• Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemiyle devlet şekli demektir. (1933)
• Cumhuriyet, yüksek ahlaki değer ve niteliklere dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir. (1925)
• Bugünkü hükümetimizin, devlet teşkilatımızın doğrudan doğruya milletin kendi kendine, kendiliğinden yaptığı bir devlet ve hükümet teşkilatıdır ki onun adı Cumhuriyettir. Artık hükümet ile millet arasında geçmişteki ayrılık kalmamıştır. Hükümet millet ve millet hükümettir. (1925)
• Türk Milletinin tabiatına ve geleneklerine en uygun olan yönetim, cumhuriyet yönetimidir
• Cumhuriyet, yeni ve sağlam esaslarıyla, Türk milletini emin ve sağlam bir istikbal yoluna koyduğu kadar, asıl fikirlerde ve ruhlarda yarattığı güvenlik itibariyle, büsbütün yeni bir hayatın müjdecisi olmuştur. 1936 (Atatürk’ün S.D. I, S. 372)
• Türkiye Cumhuriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır. 29 Ekim 1923 (Nutuk II, S. 814-15)
• Cumhuriyetimiz öyle zannolunduğu gibi zayıf değildir. Cumhuriyet bedava da kazanılmış değildir. Bunu elde etmek için kan döktük. Her tarafta kırmızı kanımızı akıttık. İcabında müesseselerimizi müdafaa için lâzım olanı yapmağa hazırız. 1923 (Atatürk’ün S.D. III, S. 71)
• Onlar, kolaylıkla anlayacaklardır ki, çürümüş bir hanedanın, halife unvanıyla başının üstünden zerre kadar uzaklaşmasına imkân kalmayacak surette muhafazasının mecburî kılan bir devlet şeklinde, cumhuriyet idaresi ilân olunsa bile, onu yaşatmak mümkün değildir. 1927 (Nutuk II, S. 831)
• Bugünkü hükûmetimiz, devlet teşkilâtımız doğrudan doğruya milletin kendi kendine, kendiliğinden yaptığı bir devlet teşkilâtı ve hükûmettir ki, onun ismi Cumhuriyettir. Artık hükûmet ile millet arasında mazideki ayrılık kalmamıştır. Hükümet millettir ve millet hükûmettir. Artık hükûmet ve hükûmet mensupları kendilerinin milletten ayrı olmadıklarını ve milletin efendi olduğunu tamamen anlamışlardır. 1925 (Atatürk’ün S.D. II, S. 230)
Yarın: Atatürk’ün sözleri ile devam edecek