Ruhsal bunalım neticesinde 2 çocuğunu öldürüp intihar eden katilin yaptıkları tartışılmaya devam ediliyor. Bu olayı değerlendiren Cumhurbaşkanından bir çözüm önerisi de geldi. Görüşünü parça parça değerlendireyim.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan bu cinayeti ve intiharı değerlendirirken, “Bunlar insanlıktan nasibini almış değil. Yaşadıklarımız gerçekten, televizyon ekranlarında bunları izlediğimiz zaman acaba diyoruz medyayı mı suçlasak. Ya bunları gösterme. Bunu gördüğü zaman bazı vatandaşlarımız idam diyor” diye konuştu.
Haklı Cumhurbaşkanı çünkü bu cani insanlıktan asla nasibini almamış.
Ama medyayı suçlamak aslında bir bakıma şöyle düşünmeyi de gerektirir. Bu haberleri medya yapmasa siz nereden öğreneceksiniz bu olayları?
Siz Cumhurbaşkanısınız öğrenirsiniz de vatandaşlar öğrenir diye mi endişe ediyorsunuz anlayamadım.
Özetle “Ya bunları gösterme” demesine karşı çıkıyorum.
Ancak Erdoğan’ın, “Ya sen nasıl yavrunu öldürürsün ya. Bazıları da kendini de öldürüyor. Ya kendini öldürsen ne yazar öldürmesen ne yazar” demesine de katılıyorum.
Erdoğan, “Buna toplumsal olarak vereceğimiz tepki çok çok önemli. Nesillerimizi iyi eğitmemiz, iyi yetiştirmemiz gerekiyor. Bu noktada dini eğitimin de çok çok önemli olduğunu ifade etmem gerekiyor” diyor.
İki evladı babaları tarafından katledilen acılı anne, “polise gittim, savcıya gittim, hakime gittim, yalvardım, çocuklarımı koruyun, beni koruyun diye yalvardım, defalarca gittim defalarca yalvardım” diye musalla taşında yatan evlatlarının tabutlarına sarılıp haykırıyor.
Acılı anne “İki tane çocuğum öldü benim, emziği elimde kaldı. Kimsecikler sahip çıkmadı bana. Korudum, kolladım, sığınma evlerinde kaldım ama sahip çıkamadım çocuklarıma. Şu anda hiç kimsem yok. Kim sahip çıkacak bana, kim verecek o çocukların hesabını” demiş gözlerimizi yaşartmıştı.
Reha Muhtar kardeşim, “nerede bu devlet?” diye her akşam ana haberde defalarca tekrar ederdi hatırlarsınız.
Nerede bu devlet?” Din eğitimi mi yasal önlem mi?
Gelelim Erdoğan’ın, “dini eğitim” şekline önerdiği çareye.
Erdoğan’a caninin, katilin, ruhi bunalım geçirenin dini eğitiminin önemli olmadığını ortaya koyan örnekler vereyim.
Edirne Kırkağaç´ta boşandığı eşini yaralayarak annesi ve babasını öldüren katil imam müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Diğer örneği Almanya’dan vereyim.
Almanya’da Diyanet İşleri Başkanlığı kadrosunda da yer alıp ayrılan imam Mehmet Kaya 19 yaşındaki genç bir kızı kendisine ikinci eş olarak vermemeleri nedeniyle 7 kişiyi öldürerek intihar etti.
Cumhurbaşkanına ve devlete düşen 2 evladı katledilen annenin başvurularına karşı gerekli önlemleri almayanların cezalandırılmasını sağlamaktır. Din eğitimi mi yasal önlem mi?
Cumhurbaşkanına ve devlete düşen bu konuda gerekli koruyucu yasalları çıkartmaktır.
Dini eğitim alan teröristlerin din adına yaptıkları insanlık dışı terör saldırılarını da hatırlatayım.