Ey Amerika amacın ne?

Amerika tarihte olmadığı kadar büyük sorunlar yaşatıyor Türkiye’ye.
FETÖ’nün eli kanlı terörist başı Fethullah Gülen’i Türkiye’nin gönderdiği tüm belgelere rağmen iade etmiyor.

Reza Zarrab davasında Halkbank genel müdür yardımcısını da tutuklamasının yanı sıra Ekonomi eski Bakanı Zafer Çağlayan hakkında da tutuklama kararı veriyor.
Türkiye’nin, PKK uzantısı PYD/YPG terör örgütü ile işbirliği yapma demesine kulak tıkıyor ve 3 bin 500 TIR dolusu askeri malzemeyi, zırhlı araçları terör örgütüne veriyor.
Cumhurbaşkanı korumalarına yakalama kararı çıkartıp, Türkiye’ye silah taşını engelliyor, vize ambargosu koyuyor.
Rakka operasyonunu Türk Silahlı Kuvvetleri ile değil PYD/YPG terör örgütü ile yapıyor ve Rakka’daki binalara Öcalan posterleri asılıyor, tüm direklere örgütün bez paçavraları asılıyor.
Suriye topraklarına başlatılan askeri harekatımız El Bab ile sınırlı kalıyor ve Rakka’ya gidemiyoruz.

ERDOĞAN’IN RAKKA SÖZLERİ

29 Nisan 2017: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Tüm Sanayici ve İş Adamları Derneğinin (TÜMSİAD) 7. Genel Kurulu’nda, “Koskoca Amerika, bu kadar koalisyon güçleri ve Türkiye el ele verelim Rakka’yı DEAŞ’a mezar ederiz. Vakti saati geldiğinde ne yapacağımız biz gayet iyi biliriz. Bir gece ansızın gelebiliriz. Amerikalı dostlara diyoruz ki, gelin yanınıza terör örgütü almayın. Bir terör örgütünü bir başka terör örgütüyle temizlemek olmaz. Böyle bir yanlış saplantı içinde olmaz. Terör örgütlerinin iyisi kötüsü olmaz” dedi.

18 Mayıs 2017: Erdoğan, “Şimdi Rakka meselesi var. ABD ile görüştük. ABD bu konuda çok hassas. Madem Rakka operasyonunu yapacaksınız, biz terör örgütü ile operasyon yapmayız. ABD, YPG ve PYD ile operasyona giriyor. Bize hayırlı olsun demek düşer. Bu terör örgütleri bizim ülkemize bir tehdit oluşturursa bizde angajman kuralları gereği üzerimize düşeni yaparız dedik.

Bu şekilde ülkemize verilen sözlerin hiçbiri tutulmadığı gibi tam tersi terör örgütlerine destek verildiği bir tablo ile karşı karşıyayız” dedi.

3 Haziran 2017: Erdoğan, “ABD, iki terör örgütüyle, bunun birisi siyasi ayak, birisi eylem ayağı, yani PYD, YPG… ‘Ben YPG ile Rakka’yı halledeceğim’ diyor. Peki, halledeceksen buyurun hallet dedik, hayırlı olsun” dedi.
22 Eylül 2017: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 72. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kapsamında bulunduğu ABD’nin New York şehrinde Müslüman toplumun temsilcilerine, “Keşke ABD, Rakka operasyonunda PYD ve YPG ile işbirliği halinde değil de TSK, ÖSO ile birlikte çalışsaydı ve terörü oradan kazıyıp atsaydık” demişti.
19 Ekim 2017: PYD/YPG terör örgütünün militanları Rakka’daki binalara bebek katili terörist başı Öcalan’ın posterlerini ve PKK paçavralarını astılar.
Ayni gün: Erdoğan “Irak ve Suriye’deki gelişmeleri görüyorsunuz. Terör örgütü PYD/YPG’yi bir diğer terör örgütü DAEŞ’a karşı kullanan kim? Bunu ABD Başkanı Trump’a söyledim. 3500 TIR dolusu silahı Suriye’ye gönderdiler” dedi.

20 Ekim 2017: Erdoğan, “Rakka’da terörist başının posterini asmışlar, bunu Amerika nasıl izah edecek? İnanmıyoruz, yanımızda değilsiniz. Yanımızda olsanız bunu yapmazsınız. Dürüst değiller. Ondan sonra kalkıp bizden zaman zaman talepte bulunmasınlar” dedi.
Ayni gün: ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı Centcom skandal posterle ilgili “Bu tür görselleri onaylamıyoruz, tasdik etmiyoruz” açıklamasında bulundu.
Peki, Amerika’nın derdi ne?

Türkiye gibi önemli bir müttefikini kaybetmek mi?
Yoksa Erdoğan liderliğindeki AKP iktidarına karşı Avrupa ülkeleri gibi tavır mı?