Değerli ustam, duayen gazeteci yazar Rahmi Turan ağabeyim, yazılarında benden bahsederek beni onurlandırıyorsun.
Çok teşekkür ederim.
Son olarak Muharrem İnce’nin CHP Genel Başkanlığı konusundaki şu sözlerini yazımdan alarak değerlendirdin.
Rahmi Ağabey, “Asla karşısına aday olmam, olamam” diyen ancak Kemal Bey’in karşısına aday olarak sözünde durmayan tek siyasetçi Muharrem İnce mi?
Elbette değil ve sen de önceki gün de, “Sözler karşılıksız çek gibi olmasın” diye yazdın.
Değerli ustam, “Karşılıksız çek gibi” sözler sarf eden ve dün söylediğinden bugün dönen siyasetçilerden birkaç örnek hazırladım size ve kamuoyuna.
24 Haziran seçimlerinden önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Bedelli Askerlik” konusunda aynen şunları söyledi:
“Bedelli askerliği getireceğim diyor. E kardeşim iyi düşün iyi taşın sor danış. Git şehit analarına sor git fakir fukara garip guraba analarına sor. Bak bakalım onlar ne diyor sana. Ne diyor, ‘ben fakir fukarayım diye çocuğumu askere göndereceğim. Parası pulu olanda parasını yatırarak çocuğunu askere göndermeyecek’ diyor. ‘Bu adalet mi?’ diyor.
Böyle bir sorumluluğun altına Tayyip Erdoğan olarak giremem.
Çünkü parası olan var parası olmayan var. Parası olan bastıracak parayı askerlikten kurtulacak.
Parası olmayan da gidecek askerlik yapacak. Ben kimlerle görüştüysem kenar köşedeki izbe yerlerdeki vatandaşım bu işe sıcak bakmıyor.
Biz yola çıkarken kimsesizlerin kimi olarak sessiz yığınların sesi olarak çıktık.”
24 Haziran seçimlerinden sonra ise Bedelli Askerlik yasası Meclis’te 28 gün olarak çıkmak üzere iken Devlet Bahçeli, “Yaylaları dahi ezberleyemezler 28 günde, 1 gün bile askerlik yapmasınlar” derken Başkan Erdoğan şunları söyledi:
“Tartışılır bir şey yok. 21’den aşağı düşmeyecek. Süre olarak yaş noktasında asgari 25 yaş. 38 yaşı kaldırıyoruz, önü açık. Bakaya olayını tamamen ortadan kaldırıyoruz.”
… Ve Bedelli Askerlik AKP+MHP+BBP işbirliği ile yasalaştı.
Hadi bir örnek daha vereyim Rahmi ağabeyime.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mayıs ayında AK Parti İstanbul İl Kongresi’nde seçim manifestosunu açıklarken şu ifadeleri kullandı:
“Cumhur İttifakı; erdem, irade ve cesaretle Türkiye’nin şahlanışının adıdır.” ‘Ahdim olsun ki enflasyon, faiz ve cari açık düşecek… Ahdim olsun ki; dar gelirli vatandaşlarımızın hayat standardı yükselecek.”
Temmuz 2018 itibarı ile yıllık enflasyon: Yüzde 15.85
Dolar Mayıs: 4,1 Dün: 5.50
Hayat Standardımız da yükseliverdi
Muharrem İnce’den farkı var mı?
Bu sözler de “Karşılıksız çek” gibi değil mi?
DEVLET BAHÇELİ
Gelelim adı “Devlet” gibi kutsal olan ancak siyasi tavırları adına yakıştırılamayan Bahçeli’nin şu sözlerine.
“Erdoğan diyor ki başkanlık sistemi gelirse Türkiye çok başlılıktan kurtulur. Birden bire sanki sihirli el değmişçesine siyasi rahatlığa, ekonomik refaha kavuşacakmışız. Yalanın bu kadarına da pes doğrusu denir.
Erdoğan iyi ve olumlu ne varsa başkanlık sistemine atfetmektedir. Kötü ve sorunlu ne görüyorsa Parlamenter sistemin hanesine yazmaktadır.
Başkanlık sistemi sanki yeryüzü cennetinin siyasi ve idari yapılanmasıdır.
Parlamenter sistem ise sanki kâbusun diğer ismi, krizin diğer yüzü gibi gösterilmektedir.
… Bu zihniyeti (Başkanlık) tek başına 78 milyona dayatmayla tezvirat ve gıybetle (yalan ve dedikodu ile) diktatörlük aşısı yapmaya çalışmaktadır. Seçilmişten diktatör olmaz diyerek cahilliğini göstermektedir. Hitler demokratik yollardan seçilmişti.
Recep Tayyip Erdoğan aslında Türk tipi değil ‘Tayyip tipi’ başkanlık hayalleri kurmaktadır.
… Bu yolun sonunda objektif ve tarafsız hukuk olduğunu, Yüce Divan’ın kendisini beklediğini şimdiden görüyoruz.
Recep Tayyip Erdoğan tipi Başkanlık sistemi Türkiye’nin bölünmesinin reçetesidir. Demokrasinin idam fermanıdır. Tek adam diktatörlüğünün beratıdır. Hırsızlık ve yolsuzluk ruhsatıdır.”
16 Nisan referandumunun Başkanlık rejiminin mimarı AKP’nin ittifakçısı Bahçeli değil mi?
Recep Tayyip Erdoğan’dan, Muharrem İnce’den farkı var mı?
Bu sözler de “Karşılıksız çek” gibi değil mi?
“Dün dündü bugün bugündür” diyen merhum Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in bu sözleri unutmayalım ki “karşılıksız çek” siyasetinin miladıdır.
Bugün ise “karşılıksız çek” gibi sözler “…Ahdim olsun” yeminleri ile millete veriliyor.
Sevgi ile saygılarımla arz ederim ustam Rahmi Turan ağabeyime…
The post Siyasette sözler neden tutulmaz appeared first on Sonsöz Gazetesi • Haberler, Güncel Haberler • Ankara Yerel Gazete.
Source: Orhan Uğuroğlu Sonsöz Yazıları