KAHPE PKK TERÖRÜ GÜNEYDOĞU’DA SÜRÜYOR, ŞEHİT HABERLERİ YÜREK YAKIYOR
Her gün Şehit haberleri ile kahroluyoruz. Şehit evlerine ateş düşüyor. Analar, babalar, çocuklar, torunlar, dedeler, nineler, nişanlılar, eşler, kardeşler ağlıyor, Türk halkı “yeter artık” diyor.
Barış dendi, çözüm süreci dendi, silahlar gömülecek dendi, Türkiye’yi terk edecekler dendi, bunlar çocuk dendi. Dendi de dendi sonuç ne oldu? Güneydoğu’da hendekler, bombalar ve kahraman askerimize, polisimize tuzaklar; Şehitler, Şehitler…
Yanıyor içimiz, kahroluyoruz, evlerine ateş düşen ailelerin içler acısı öyküleri, ailelerin gözyaşları bizleri de derinden etkiliyor.
Türkiye ağlıyor farkında mısınız?
Sokaklara, evlere kurulan tuzaklarla saldırıyor kalleş, kahpe PKK.
Bölge halkı yıllardır evlerini cephaneliğe çeviren PKK’yı neden ihbar etmedi?
Hiç kimse bu soruyu soruyor mu?
Polis istihbaratı, MİT bölgedeki gelişmeleri gördü ve raporladı diyelim.
Peki, neden asker ve polis her evi cephaneliğe çeviren PKK’ya karşı harekete geçmedi?
Valiler mi, emniyet müdürleri mi sorumlu?
Yoksa dönemin siyasi iktidarı mı sorumlu?
Cumhurbaşkanı şehitlerin sorumluluğunu “polis ve askerdeki paralel yapıya” bağlıyor.
Bugüne kadar polis içindeki Paralel Yapı hedefteydi, Erdoğan şimdi Asker içindeki Paralel yapıyı da açıkladı.
Askeri şuralarda Cemaat yanlısı subay ve astsubayların ihraç edilmesine ilk yıllarda muhalefet şerhi koyan, son yıllarda ise bu ihraçları durduran Erdoğan ve Gül değil miydi?
Yakında PKK’yı Paralel yapının terör uzantısı olarak ilan edebilir Erdoğan.
Sonuçta PKK terörü büyük bir yoğunlukla sürüyor.
Şehit haberleri peş peşe geliyor, yüreğimiz yanıyor ve haykırıyoruz:
Yeter artık yeter…
