ANAYASA MAHKEMESİNİN KARARI TÜM YARGIYA DERS OLSUN
1. KİŞİ HÜRRİYETİ VE GÜVENLİĞİ
2. DÜŞÜNCEYİ AÇIKLAMA VE YAYMA HÜRRİYETİ
3. BASIN HÜRRİYETİ
Anayasa Mahkemesi, 3’e karşı 12 oyla, Erdem Gül ve Can Dündar’a tahliye yolunu açan karara imza attı. Bu karar sadece 2 gazeteciyi değil “özgürlükler” açısından; vatandaşları, medyayı ve yargıyı ilgilendiren çok önemli 3 temel hukuki ilkeyi ortaya koydu.
Anayasa Mahkemesi (AYM) MİT TIR’ları haberleri nedeniyle tutuklu olan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile Ankara Temsilcisi Erdem Gül’ün “kişi hürriyeti ve güvenliği”, “düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti” ve “basın hürriyeti” haklarının ihlal edildiğine karar verdi.
Son yıllarda çok tartışılan 3 temel Anayasal özgürlük bu hukuki kararla bir kez daha tescil olurken topallayan yargı açısından da ders niteliği taşıdı.
AYM kararında 2 Gazetecinin yasaları ihlal konusunda, “kuvvetli suç şüphesi yok” değerlendirmesi yapması da “ilk” olma özelliği taşıdı.
AYM mahkemenin tutuklamaya neden olan ihlal kararında “kuvvetli suç şüphesinin olmadığını” belirtti. Yüksek Yargı bu kararı da “ilk” kez aldı. Bu karar yargıyı doğrudan bağlayıcı hüküm anlamına geliyor.
AYM ihlal kararında, “Tutuklama gerekçesi gösterilen eylemlerin tamamı gazetecilik faaliyetidir. Kuvvetli suç şüphesi yok” görüşüne yer verirken isnat edilen, “ casusluk faaliyeti” iddiasını da “yok hükmünde” saydı.
Sonuç olarak AYM kararını,
Savcılar,
Hakimler,
Gazeteciler,
Siyasetçiler çok iyi okumalı, öğrenmeli, uygulamalı ve “ iyi ki Anayasanın
Mahkemesinin sağduyulu üyeleri var” demeli.
