İnsanlık dersi

İNSANLIK DERSİ

Yıllardır özlemim, “kavgasız, hakaretsiz sevgi ve saygı ile yapılan” siyasettir…

11.Cumhurbaşkanı Gül, HDP Lideri Demirtaş’ı arayarak “başsağlığı” diledi…

 

 

Yazı İşleri Müdürümüz, “ abi habere bak” diye önüme HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın açıklamasını koydu. Gül’ün Demirtaş’ı taziye için aradığını açıklaması haberini bir çırpıda okudum ve aklıma rahmetli Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın 24 Mart 1994’de rakipleri için söylediği sözler aklıma geldi.

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün kendisini aradığını belirterek, “Üzerime bir borç olarak biliyorum, dün eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül beni arayarak taziye dileklerini iletti. Bu üzerime bir vazifedir ben de acılı ailelere ileteyim dedim. Allah kendisinden de razı olsun” dedi.
İşte haberin girişi böyle idi ve Demirtaş’ta Gül’e teşekkürlerini bu cümle ile ortaya koydu.
Rahmetli Turgut Özal’a 1980 öncesi liderlerin birbirleri ile kavgalarını hatırlatarak özel bir söyleşi yaptım. Özal’ın verdiği yanıtı çok beğenen patronumuz Gazeteci Haldun Simavi’de manşet yapmıştı.
Demirtaş’ın 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün taziye telefonu açmasını, günümüzün siyasetçileri, “büyük bir insanlık dersi “ olarak algılamaları gerekir.
7 Haziran seçimleri öncesi Cumhurbaşkanı ile Partilerin Genel Başkanlarının söylemlerinde olan hakaretler neredeyse küfür halinde idi.
Siyaset elbette bir mücadele gerektirir. Elbette muhalefet iktidarları eleştirirler. Ancak ülkemizde yıllardır siyasetin çivisi çıktı.
Hakaret ve küfür Meclis’te ise yumruklu tekmeli kavgalara dönüştü. Fikir tartışması değil hakaret yarışı haline geldi. Eşler çocuklar, aileler hatta hatta özel yaşamlar siyasetin malzemesi oldu.
11. Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’e gönülden kocaman bir BRAVO demek istiyorum. Müthiş bir insanlık dersi verdi.
Selahattin Demirtaş ise,

“Bu üzerime bir vazifedir ben de acılı ailelere ileteyim dedim. Allah kendisinden de razı olsun”

diye Gül’e teşekkür etti.
97 Can bu hayattan bir terör eylemi ile koparıldı. Hangi vicdan sahibi bu tablodan üzülmez?
Ama parti lider ve temsilcileri bu olayda bile bir araya gelemediler. Davutoğlu-Kılıçdaroğlu buluşması bir yana Meclis’teki 4 parti lideri maalesef tek bir yumruk olamadılar.
Hele hele Cumhurbaşkanlığı makamında AK Parti’den yana tavır alıp muhalefeti eleştiren Recep Tayyip Erdoğan’ın şapkasını önüne koyup bir kez daha düşünmesini istiyorum.
Çünkü böyle büyük bir acılı günde partiler üstü bir lider olarak onları bir araya getirme şansını kendisi kaybetti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir