Siyasetten umutsuz, 7 Haziran için
karamsar, başkanlığa ise karşılar,
Türkiye’de ticaretin ve ekonominin başkentidir İstanbul. 2 günlük iş ziyaretimde konuştuğum işadamları, bankacılar, gazeteciler ve spor yöneticileri geçen yıllara göre çok karamsar tablolar çizdiler.
Her ne kadar siyasetin başkenti Ankara ise de Türkiye’de ticaretin ve ekonominin başkenti İstanbul’dur.
Gerek nüfusu gerek üretimi, gerek tüketimi İstanbul’a ekonominin başkenti yapmaktadır ki 2 günde İstanbul’un nabzını tutma, yorumların şifrelerini çözme fırsatı buldum.
Anadolu yakasında da, Avrupa yakasında da randevularım vardı ve öncelikle yazmak gerekir ki trafik İstanbullu için kâbusun ötesinde çok önemli bir sorun.
Ayrıca Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın ulaşım hamlesinin yanı sıra yol kenarlarındaki tabloları andıran çiçekleri İstanbul’un Ankara’ ya fark attığının göstergesi.
Gelelim siyasete. Özetle değişik kesimlerdeki değişik mesleklerden görüştüğüm İstanbullulara büyük bir karamsarlık hâkim.
Ocak ayından bu yana Cumhurbaşkanı ile hükümet arasındaki Merkez Bankası faizleri konusu en fazla tedirginlik yaratan sorun olarak ön plana çıkıyor.
Başbakan Davutoğlu’nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile diyaloğunun teslimiyet olması tedirginlik yaratıyor,
CHP ve MHP’ nin klasik muhalefet anlayışını aşamamaları umutsuzluk yaratırken HDP’ nin muhalefeti (terör bir yana ) takdir topluyor.
Medyanın içinde bulunduğu baskı ile olayları gerçek yönleri ile topluma yansıtamaması halkın haber alma özgürlüğü açısından şiddetle eleştiriliyor.
7 Haziran Genel milletvekili seçiminde ortaya çıkacak siyasi tablo şimdiden büyük tedirginlik yaratıyor.
Ve Başkanlık sistemi ile Türkiye’nin büyük bir maceraya sürükleneceğinden endişe duyuyorlar ve demokrasinin askıya alınacağının işaretlerini taşıyan İç Güvenlik Yasası’nın Başkanlık sisteminde yaratacağı toplumsal baskıdan korkuyorlar.
Özetle İstanbul’dan Ankara’ya bakış hiç de umut taşımıyor, tam tersi karamsarlık zirve yapmış durumda.