FETÖ terör örgütü mensupları gruplar halinde kamu kurum ve kuruluşlarından temizleniyor.
Özel hastaneler, üniversiteler, ilkokul, ortaokul, liseler, gazeteler, dergiler, haber ajansları, web sayfaları, kitapevleri, dağıtım şirketleri kuran FETÖ destekçilerinin bu yapıları çökertiliyor.
Anlaşılan o ki bir tek Milli İstihbarat Teşkilatına (MİT) sızamamışlar.
MİT dışında Türk Silahlı Kuvvetleri, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Yargı’yı ana hedef almışlar.
Masum ve hizmet adı altında Türkiye’yi en önemli kurumlarını ele geçirerek sinsi sinsi askeri ve idari darbe yapmaya hazırlanmışlar.
17 – 25 Aralık operasyonları sonrası AK Parti hükümetleri başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere FETÖ terör örgütü ile çok ciddi bir mücadele başlattılar.
Giderek yok olacaklarını gören Fethullah Gülen bir askeri darbe ile Türkiye’yi ele geçirmek istedi.
Ancak Türk Milleti, Cumhurbaşkanı başta siyasi partileri ile emniyet teşkilatı ile ve askeriye içindeki gerçek Türk Subayları bu darbecilere en ağır tokadı vurdu.
Bu tokat yetmez, kökü kazınıncaya kadar bu mücadele devam etmeli.
Gelelim PKK, PYD adlı terör örgütlerine.
Bu terör örgütü ile mücadele en etkin şekilde sürdürülüyor.
Görünen o ki çok yakında ayni FETÖ ‘de olduğu gibi burada da çok önemli adımlar atılacak.
Güneydoğu’da terör örgütüne yardım ve yataklık eden Belediyelerde de çok yakında OHAL çerçevesinde operasyonlar yapılmalı.
PKK yanlısı ve işbirlikçisi medya kuruluşları, tetikçi gazeteciler ve siyasiler de FETÖ örneğinde olduğu gibi yok edilmeli.
Özetle Tertemiz bir Türkiye için her adım atılmalı.
Çocuklarımızın, torunlarımızın yani gelecek nesillerin bizlerin yaşadığı bu terör sorunlarını yaşamaması her adım cesurca atılmalı.