Çanakkale Destanı Türkiye Cumhuriyetinin temel taşıdır

Mehmetçiğin vatan uğruna şehit olarak yazdığı Çanakkale Destanı Mustafa Kemal’in 19 Mayıs 1919’da Samsun’da adım attığı Anadolu’nun düşman işgalinden kurtuluşunun temel taşını oluşturdu.
Bu destan 21 Mart 1921’de İstiklal Marşımızın Meclisimizde kabul edilmesiyle Mehmet Akif Ersoy’un;
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ?
Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ!
Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hüdâ,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.
Mısralarında taçlandı.
Bu destan Mustafa Kemal’in 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basması, Sivas ve Erzurum Kongreleri ile İstiklal Savaşı’nın kazanılmasına moral oldu, örnek oldu.
Bu desten Türkiye Cumhuriyetinim temel taşı oldu.
Bu destan yedi develi dize getiren Mehmetçiğin vatanı için koşarak Şehitlik mertebesine yükselmesinin gurur abidesi oldu.
Bu destan Atalarımızın bizlere bıraktığı özgürlük ateşinin, “ Çanakkale geçilmez, Vatan bölünmez “ sloganının mirası oldu.
Bu destan Mehmet Akif’in;
Bastığın yerleri ‘toprak!’ diyerek geçme, tanı: Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.
Mısraları ile bağımsızlığın sembolü oldu.
Bu destan İstiklal Marşımızın son paragrafı ile
Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl:
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk’a tapan, milletimin istiklâl!
Bizlere emanet edilen “Bayrak, Hürriyet, İstiklal ve özetle VATAN” oldu.
Sonuç olarak bu destan Büyük Önder Mustafa Kemal’in;
Ey Türk Gençliği:
“Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur…” şeklinde başlayan ve
“… Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur! ” diye sonlanan ” sözleri ile Vatanımızın bölünmez bütünlüğüne karşı namus ve şeref borcumuz oldu.
Ne mutluyuz ki Çanakkale destanımızın 100. Yılında Türkiye Cumhuriyetinin yılmaz bekçileriyiz.
Atalarımızın, şehitlerimizin ruhları şad olsun…