KOMUTANIN ÇOK BÜYÜK HATALARI

KAVAKLI MEZRASINDA 1 ŞEHİT, 2 YARALI VERMEMİZİN NEDENİ

Koyun kaçakçılarından birini çıkan çatışmada öldürmemize, genç bir kıza kötü muamele yapılmasına, mezranın boşaltılmasına neden olan Yüzbaşı çatışma başlayınca da birliğimizi bırakıp kaçtı.
Kavaklı mezrasında 15 teröristin dağlara kaçtığını dün yazdım. Devamını anlatıyorum:
40 askerimle kıl çadırları kuşattım. Komutan Yüzbaşı Muhtar ve İmam’ı çağırdı ve “kaçan teröristleri silahları ile teslim edin” dedi. Allah peygamber üzerine yemin ederek inkar ettiler. Baskın yapma şansımızı koyun kaçakçıları ile yapılan çatışmanın silah seslerinden dolayı kaçmalarına neden olduğu için çok kızgın olan Komutan muhtar ve imama birkaç tokat attı.
BİRİNCİ BÜYÜK HATA:
Baktı inkar devam ediyor bu kez bizi seyir eden kalabalıktan bir genç kızı çağırttı. İmam ile muhtarı sırt sırta döndürüp omuzlarına kavak ağaçları koydu. Genç kızın ayaklarını iple bağlatırken, “Komutanım yapmayın, bizi çadırları atamaya başlayalım. Kaçan kaçtı” dedi ama çok sert tepki gösterdi. Çömelen imam ve muhtarın omuzlarındaki ağacın üzerine ipi bağlattı ve ayağa kaldırdığı zaman genç kızın iç çamaşırları görününce yaklaşık 700-800 kişi üzerimize doğru koşmaya başlayınca komandolarıma, “ yat nişan al” diye bağırdım.
10 Komando yere yatıp nişan alınca Kavaklı mezrasındaki vatandaşlar durdu, Kız kaçtı, İmam ve Muhtar Yüzbaşıya büyük tepki gösterdiler ama komutanın, “kaçanları geri getirin” ısrarı, onların,”tanımıyoruz” ısrarı sürdü.
İKİNCİ BÜYÜK HATA:
Güneş doğarken koyun kaçakçılarını takip eden manga yanımıza gelip, ” Komutanım dur ihtarımıza uymayıp bize ateş ettiler, karşılık verdik, atla kaçan biri öldü, diğerleri kaçtı. Cesedi geldiğimiz yola çıkardık, dönüşte almak üzere buraya da olay olur diye getirmedik” dedi İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği 3. Sınıfında ara verip askere gelen Çavuş’um.
Yüzbaşı’ya, “ Komutanım çadırları aramaya başlayalım. Baskın yapamadık varsa silahları toplar, şüphelileri alırız” dedim ama yine terslendim.
ÜÇÜNCÜ BÜYÜK HATA:
Yüzbaşı baktı olmuyor, “ siz mezrayı boşaltın köyünüze dönün biz çadırları arayacağız” dedi. İmam ve Muhtar Kürtçe bağırmaya başladılar ki ne söylediklerini bile anlamadık. Muhbiri mezraya yakın yerde Yüzbaşının postası ile görünmeyecek yere bırakmıştık.
“Komutanım bunlar bize kalkan, teröristler ise dağlarda ve tepelerde kadınların üstlerini nasıl arayacağız” dedim ama dediğime de pişman oldum çünkü hakaretler yağdırdı bana.
Mezrayı hızla bağırarak boşaltırken yaklaşık bin Kavaklılılar ne üzerlerini arayabildik, ne hüviyet tespiti yapabildik.
İmam ile Muhtar’ı kalkan yaparız diye yanımızda tuttu Yüzbaşı, Biz bir iki çadırı aramaya başlarken telsizle kuşatmayı yapan komandolarıma, “ hakim yerlerde mevzilenin “ talimatı verdim.
10-15 dakika geçti ki, köylerine gidenlerden 3-4 delikanlı Kürtçe bağırarak bize doğru koşarak gelmeye başladılar ki Muhtar, “kardeşimi öldürmüşsünüz” diye bağırınca imam da muhtar da koşarak gittiler ki biz çadırların daha onda birini arayamadan etrafımızdaki tepelerden üzerimize mermi yağmaya başladı.
Çelik başlığım ve dürbünlü G-3 tüfeğim Sakaryalı postam Sabahattin’deydi. Hemen getirdi. Komutanımızın ateş emri vermesi için telsizle anons ettim. Yanıt alamadım. 3-5 kere tekrarladım, sürünerek yer değiştirip tekrar anons ettim.
DÖRDÜNCÜ VE SON BÜYÜK HATA HATTA SUÇ
O sıra bir astsubayım,” Komutanım Yüzbaşı gidiyor” dedi. İnanamadım tüfeğimiz dürbünü ile baktım çadırda kalan yaşlı bir vatandaşı kalkan yapmış gidiyor. Yani söylemesi bugün de ağrıma gidiyor, birliğini bırakıp kaçıyor.
O sırada bir komando erimin yaralandığı haberini anons ediyor telsizden astsubayım.
Bir askerim daha yaralanınca telsizle, “ ben ateş edince sizler de vereceğim istikametlere ateşe başlayın” dedim.
Kasketli bir terörist kayaların arkasından başını çıkarıp bize ateş ediyor.
Dürbünümle nişan aldım, ben de ona ateş ederek askerime de ateş emri verdim.
Sabah saat 8-9 oldu çatışma sürüyor ve biz sürünerek hakim tepeye yola çıkmak istiyoruz ama bu sırada acı haber geldi.
“Komutanım Mehmet çavuş şehit oldu”
Dünyam başıma yıkıldı Kütahyalı Mehmet Çavuşu mekanın Cennet’tir, ruhun şad olsun.
YARIN: YÜZBAŞI’NIN İHANETİNİN BEDELİ VE YARALILARIMIN VAN’A

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir