Şehit aileleri umursanmıyor

ŞEHİTLERİMİZİ ŞÜKRANLA, MİNNETLE ANIYOR,AİLELERİNİN ÖNÜNDE SAYGI
İLE EĞİLİYORUM

Şehit Üsteğmen Enes Demir’in Ankara Kocatepe camisinde kılınan cenaze namazına ailesi alınmadı. 2 kez yazdım ama maalesef protokol zevatı duymadı ama Yılmaz Özdil duydu ve “Bordo” başlıklı yazısında,” Her şehit cenazesinde yaşanan protokol kepazeliği, Enes’in cenazesinde de yaşandı” diye en ağır şekilde eleştirdi…
Kahraman Türk ordusu ve Türk Polisi Güneydoğu’da tarih yazıyor. Her gün 2-3 Şehit veriyor. Mekanları Cennet ruhları şad olsun.
Şehitlerimizi şükranla, minnetle anıyorum.
Acılı ailelerinin önünde saygı ile eğiliyorum. Acılarını yaşıyorum, yaşadıklarına ise İSYAN ediyorum.
2 kez yazdım, uyardım, önerdim ama ONLAR duymadılar.
ONLAR: Cumhurbaşkanı, Başbakan, Ana muhalefet Lideri, Bakanlar, Milletvekilleri, Bürokratlar, askerler yani Protokol zevatıdır.
ONLAR: Türkiye’yi bu terör örgütünden kurtaramayanlardır.
ONLAR: Şehitlerimizin cenaze namazlarında utanmadan cemaati ikiye bölenlerdir.
ONLAR: Şehitlerimizin cenaze namazlarında en ön sıralarda siyasi şov yapanlardır.
ONLAR: Cemaatin en önüne şehit naaşlarının konulduğu Türk Bayraklı tabutlara yakın alanları koruma polisleri ile kendilerine rezerve edenlerdir.
ONLAR: Şehit ailelerine, yakınlarına SAYGI göstermeyen, acılarını yaşamalarına izin vermeyenlerdir.
Tekrar söylüyorum; geçin cemaatin içine ne işiniz var ailelerin ve cemaatin en önünde? Defalarca yazmama rağmen beni duymadınız, okumadınız.
Medya da, sizler de duymadınız isyanımı ama beni duyan, okuyan tek bir Gazeteci oldu: Yılmaz Özdil kardeşim.
Özdil, “Bordo” başlıklı yazısında bir efsanenin yaşam öyküsünü, nasıl Şehit olduğunu ve cenaze töreninde yaşananları şöyle eleştirdi:
“Enes’i son görev için Ankara’ya getirdiler.
Kocatepe Camisi’ne.
Her şehit cenazesinde yaşanan protokol kepazeliği, Enes’in cenazesinde de yaşandı.
Ahmet Kiziroğlu geldi, 500 tane korumayla… Çünkü malum, Enes gibilerini Cizre’ye Silopi’ye Sur’a gönderen Ahmet Kiziroğlu gibiler, 500 tane koruma olmadan camiye bile gidemiyordu. Asrın liderimiz zahmet edip gelmedi, gelseydi, 500 kesmez, 1500 korumayla gelirdi. Bakanlar, parti genel başkanları, milletvekilleri geldi, 500’er korumalarıyla, şoförleriyle, yalaka danışmanlarıyla… Hepsinin çocuğu ya asker kaçağı, ya bedelli… Kameralara poz verdiler, üzülüyormuş gibi yaptılar.
Enes’in halası avluya giremedi iyi mi… Hem yer kalmamıştı, hem de caminin etrafı binlerce polis tarafından sarılmıştı, kadıncağızı ittirip kaktırdılar, avluya sokmadılar. Neyse ki, Enes’in devre arkadaşlarının haberi oldu, boğuşa boğuşa halayı avluya getirebildiler.
Daha hazini… Kocatepe camisinde Enes’ten başka iki cenaze daha vardı. Biri, çöken binada şehit olan astsubaylarımızdan Doğukan Tazegül’dü.
Diğeri ise, Ankaralı bir vatandaşımızdı. Ne oldu biliyor musunuz? O rahmetli vatandaşımızın ailesi, avluya giremedi! Babalarının tabutu başında cenaze namazını kılamadılar! Ağlaya ağlaya, dışarda, sokakta cenaze namazı kıldılar. Siyasiler gittikten sonra, avlu boşaldıktan sonra girip, babalarının tabutunu omuzlayabildiler. Gazeteciler de siyasilerle birlikte gittiği için, bu ailenin dramına sadece Enes’in devre arkadaşları şahit olabildi.”
OU: Ahmet Kiziroğlu: Başbakan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’dur.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir